Komik Sözler

İngilizce Komik Sözler ve Anlamları 🤣

Merhaba gülümseme severler! Bugün sizleri, Atlantik Okyanusu’nun iki yakasında, İngiltere ve Amerika’da yaşayanların komik dünyalarına doğru bir yolculuğa çıkaracağız. İngilizlerin o soğuk ve ince mizahı ile Amerikalıların büyük ve gösterişli espri anlayışı arasında eğlenceli bir karşılaştırma yapacağız. Düşünün ki bir İngiliz çayını yudumlarken ince ince gülerken, bir Amerikalı hamburgerini yerken kahkahalara boğuluyor! 🤣 Eğer İngilizlerin ‘her şey için sıraya girme’ sevdasına ve Amerikalıların ‘her şeyi dev boyutlara taşıma’ eğilimine gülmek istiyorsanız, doğru yerdesiniz! Hazırsanız, gülmek için en iyi malzemelerimizle ve yani İngilizce Komik Sözler karşınızdayız!

İngilizce Komik Sözler ve Anlamları

English: “Why do we call it a ‘drive-thru’ if you have to stop to order? Shouldn’t it be called a ‘stop-thru’?”
Türkçe: “Neden ‘drive-thru’ diyoruz ki, sipariş vermek için durmak zorundasın? ‘Stop-thru’ denmesi gerekmez mi?”

English: “Americans will put a man on the moon but still struggle to use the metric system.”
Türkçe: “Amerikalılar bir adamı Ay’a çıkarır ama hâlâ metrik sistemi kullanmakta zorlanır.”

English: “In England, tea is not just a drink, it’s a solution to all problems. Feeling sad? Have some tea. Got fired? Let’s have some tea.”
Türkçe: “İngiltere’de çay sadece bir içecek değil, tüm sorunların çözümüdür. Üzgün müsün? Biraz çay iç. İşten mi kovuldun? Hadi biraz çay içelim.”

English: “Why do Americans drive on parkways and park on driveways? It’s like they love to keep everyone guessing.”
Türkçe: “Neden Amerikalılar park yolunda sürer, ama sürüş yolunda park eder? Sanki herkesi merakta bırakmayı seviyorlar.”

English: “In England, the weather forecast is just an optimistic guess. It’s more like: ‘Today, we might have rain, or sun, or both… at the same time.'”
Türkçe: “İngiltere’de hava durumu tahmini sadece iyimser bir tahmindir. Daha çok şöyle: ‘Bugün yağmur yağabilir, güneş açabilir, ya da her ikisi de… aynı anda.'”

English: “Americans spell ‘color’ without a ‘u’ because they’ve no time for extra letters; they’re too busy abbreviating everything.”
Türkçe: “Amerikalılar ‘color’ kelimesini ‘u’ harfi olmadan yazar çünkü fazladan harfler için zamanları yok; her şeyi kısaltmakla meşguller.”

Amerikan’ın kocaman İngiltere’nin soğuk esprileri

English: “In England, people queue for everything. If you see a queue, just join it. Whatever it is, it must be worth waiting for!”
Türkçe: “İngiltere’de insanlar her şey için sıraya girer. Bir sıra görürsen, sadece katıl. Ne olursa olsun, beklemeye değer bir şey olmalı!”

English: “In America, when you ask for directions, you get distances in time: ‘It’s about 10 minutes away.’ Which means, no one really knows how far it is.”
Türkçe: “Amerika’da yol tarifi istediğinizde mesafeyi zamanla alırsınız: ‘Yaklaşık 10 dakika uzaklıkta.’ Bu da demek oluyor ki, kimse gerçekten ne kadar uzak olduğunu bilmiyor.”

English: “The British: ‘We apologize for the weather today.’ The rest of the world: ‘You guys control the weather?'”
Türkçe: “İngilizler: ‘Bugünkü hava için özür dileriz.’ Dünyanın geri kalanı: ‘Siz hava durumunu mu kontrol ediyorsunuz?'”

English: “In America, everything is supersized, even the problems. When they say, ‘It’s no big deal,’ you know it’s actually a huge deal.”
Türkçe: “Amerika’da her şey devasa boyutta, sorunlar bile. ‘Sorun değil’ dediklerinde, aslında çok büyük bir sorun olduğunu bilirsin.”

Bu sözler Amerikan ve İngiliz kültürlerinin mizahi yönlerine dair eğlenceli bir bakış sunuyor! 😊

Semih Bulgur

Hayatınızı Değiştirecek Sözler için çalışan bir Söz Mühendisiyim!

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu

Reklam Engelleyici Algılandı

Lütfen Reklam Engelleyiciyi kapatın! Pls, Close Adblocker!BU SİTE REKLAMLARLA AYAKTA DURMAKTADIR!